Çocuğun birisi bal yeyince vücudunda yaralar çıkıyormuş, ama bir türlü bal yemeyi de bırakamıyormuş. Ailesi, çocuklarının bal tutkusunu önleyebilmek için hekimlere gitmişler, tedbirler uygulamışlar, ama nafile! Sonunda, tavsiye üzerine, Ebu Hanife Hazretlerine gitmişler
İmam Ebu Hanife, sorunu dinledikten sonra çocuğun ana ve babasına; “Kırk gün sonra gelin” demiş. Anne ve baba buna bir anlam veremese de çaresizlik içinde mecburen geri dönmüşler. Kırk gün geçtikten sonra tekrar Ebu Hanife Hazretlerinin huzuruna varmışlar
İmam-ı Âzam, çocukla kısa bir görüşme yaptıktan sonra ona; “Bundan sonra bal yeme evlâdım!” demiş. Sonra da çocuğun ailesine dönüp; “Tamam, gidebilirsiniz.” demiş. Anne-baba şaşkınlık içinde. ”Bu mudur yani?” dermişcesine birbirine bakmışlar
Öyle ya, kırk gün bekleyip de
sonunda sadece bir cümle duymak, anlaşılır bir durum değilmiş Fakat
karşılarıdaki zat da devrin en büyük alimi Sıradan birisi değil ki Onun dediği
gibi yapmışlar ve evlerine dönmüşler. Sonraki günlerde bakmışlar ki çocukları
artık bal istemiyor!
Merak etmişler bunun
sebebini.İmam-ı Âzam’a tekrardan rahatsız etmişler ve ona; “Efendim, ona bir
cümle söylediniz. Nasıl onu baldan vaz geçirebildiniz? Nedir bunun hikmeti?” diye
sormuşlar.
Gülümseyerek şöyle cevap vermiş
İmam-ı Azam Ebu Hanife: “Kırk gün önce, ben de bal yiyordum. Bal yiyen birinin,
başkasına bal yeme demesi etkili olmazdı. Sizin ilk gelişinizde bal yemeyi
kestim, önce nefsimde denedim bunu. Kendim bunu bırakmanın mümkün olduğunu
görünce sözüm de ona tesir etti.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder