Kıymetli
Dostlar Hayat baştan sona kulluk imtihanından ibarettir. İmtihan
kulluk kalitesini ölçmedir. Bu ölçmede insanın iyilik ve kötülük
karşısındaki tavrı esas alınır. İmtihanla kişilik ve karakter
belirlenir.
Fitne ve ibtila da imtihan demektir. Madenler, cevher ve
posa ayrılsın diye yüksek dereceli ateşe atılır. Böyle bir
işlem yapılmadan cevherle curuf ayrılmaz. Bunun gibi insanlarda
hayır ve şerle, hastalık ve sıhhatle, zenginlik ve fakirlikle,
sıkıntı ve ferahlıkla, nimet ve musibetle imtihan edilir ki
gerçek kimlik ve kaliteleri ortaya çıksın, böylece hem dünyada
hem de ahirette lâyık oldukları konuma kavuşsunlar.
Yüce
Mevlâ bu imtihan ve imtihan şekillerini çeşitli ayet-i
kerimelerle açıklamıştır. Bir kaçını mealen
yazalım inşallah
Andolsun
ki sizi biraz korku ve açlıkla, bir de mallar, canlar ve ürünlerden
eksilterek deneriz. Sabredenleri müjdele. Bakara 155
Andolsun
ki, mallarınız ve canlarınız konusunda imtihana çekileceksiniz
Ali İmran 186
Her
nefis ölümü tadacaktır. Sizi bir imtihan olarak hayır ile de şer
ile de deniyoruz. Ancak bize döndürüleceksiniz. Enbiya 35
Bu
zorlu kulluk imtihanı nimetlere karşı şükür, sıkıntı ve
zorluklara karşı sabırla kazanılır. Şükür ve sabrı kuşanarak
bu imtihanı kazanan mü’minin hali gıpta edilecek bir haldir. Hz.
Peygamber (sav) bu durumu şöyle belirtiyor
“Mü’minin
durumu ne kadar da hoştur. Zira onun her hali kendisi için bir
hayır sebebidir. Bu durum sadece mü’mine hastır. Nimete kavuşsa
şükreder, bu onun için hayır olur. Başına bir bela gelse
sabreder; bu da onun için hayır olur” Müslim,
zühd 64
Aziz
Dostlar Hayat
sevinç ve üzüntü çizgisinde devam edip gider. Sevinilecek
şeylerle karşılaşınca şımarmak, üzüntü sebepleriyle üzülüp
ümitsizliğe kapılmak insanın tabiatındandır. Fakat olgun
mü’minleri
diğerlerinden ayıran en büyük özellik dengeli hareket etmek, ne
şımarmak ne de ümitsizliğe kapılmaktır. Tezatlar içinde
doğruyu bulmak, sıkıntılar içinde mutlu olabilmek, külfetler
içinde boğulmadan, kötülüğe meyletmeden hayır üzere hayatı
sürdürebilmek büyük bahtiyarlıktır. İnsanı bu bahtiyarlığa
erdirecek olan ise güçlü bir imandır. İbadetler de düzgün ve
dengeli bir hayata kavuşmanın önemli araçlarıdır.
“Şüphesiz
ki insan hırslı ve sabırsız olarak yaratılmıştır. Kendisine
bir kötülük dokunduğunda feryat eder. Bir hayır dokunduğu zaman
da cimrileşir, yoksula vermez. Ancak namaz kılıp, namazlarına
devam edenler bunun dışındadır.”
Meâric
19-23
Başta
namaz olmak üzere bütün ibadetler Allah’la kul arasında bir bağ
ve iletişim aracıdır. Mevla ile bağını koparmayanlar her şeyin
ondan geldiğini bilirler, hayır ve şerle daima imtihan
edildiklerine inanarak bu imtihanı başarıyla geçmenin gayreti ve
disiplini içinde olurlar.
Değerli
Dostlar İnsanların
bünye, rızık, güç-kuvvet, ilim, şekil, renk, soy-sop,
mevki-makam vs. hususunda farklı konumda olmaları da ilahi hikmete
mebnidir. Herkes her şeyle imtihan edilmektedir.
“Sizi
yeryüzünde halifeler yapan, verdiği şeylerle sizi denemek için
birbirinize derece derece üstün kılan O’dur.”En’am,
165
Zengin
şükürle, fakir sabırla, iktidar sahibi adaletle imtihan
edilmektedir. Herkes kendi konumu ve sahip olduğu imkânlar
nisbetinde sorumludur. Genelde mü’minlerin
imtihanı daha ağırdır. Allah’ın rızasını kazanmak, cenneti
hak etmek için ciddi testlerden geçmek gerekir.
“İnsanlar,
sadece ‘inandık’ demekle bırakılacaklarını ve imtihana
çekilmeyeceklerini mi sandılar?”(Ankebût,
2)
“(Ey
mü’minler!) Allah pisi temizden ayırıncaya dek sizi bulunduğunuz
hal üzere bırakacak değildir.”(Âl-i
İmran, 179)
Üzüntü
ve sevinç, bolluk ve darlık, kazanç ve kayıp karşısında
insanlar farklı tutum sergilerler. Olaylara genellikle menfaat
açısından bakarlar. Kara gün dostu değil, iyi gün dostudurlar.
Alırken iyi verirken kötü olurlar. Bu tavır genellikle münafık
tavrıdır.
“Onlar
sizi gözetlerler. Eğer Allah tarafından size bir zafer gelirse;
biz de sizinle beraber değil miydik? derler. Eğer kâfirlerin
zaferden bir payı olursa; biz size üstünlük sağlayıp, sizi
mü’minlerden korumadık mı? Derler.” Nisâ,
141
“İnsanlardan
öylesi de vardır ki; Allah’a kıyıdan kenardan kulluk eder. Eğer
kendisine bir hayır dokunursa gönlü onunla hoş olur. Şayet
başına bir kötülük gelirse gerisin geri küfre döner. O,
böylece dünyayı da âhireti de kaybetmiştir. İşte apaçık
kayıp budur.” Hac,
11
Sevgili
Dostlar İmtihanla mü’minlerin
Allah katındaki dereceleri yükseliyor, münafıkların iç yüzleri
ortaya çıkıyor. İmana gelmeleri için kâfirlere fırsat
veriliyor.“Biz
hangi memlekete peygamber göndermişsek, oranın halkını yalvarıp
yakarsınlar diye mutlaka darlık ve sıkıntıya uğrattık. Sonra
kötülüğün yerine iyilik getirdik de insanlar çoğaldılar ve
babalarınız da darlığa uğramışlar ve bolluğa kavuşmuşlardı,
dediler.” A’raf,
94-95
Sıkıntı
ve darlığın inkâr ve günahlar sebebiyle geldiğini, kendilerinin
imtihan edildiklerini kavrayamadılar, eskiden olduğu gibi bunun
tabii bir hal olduğunu söylediler. Çünkü gerçeği idrak edecek
bir idrake sahip değillerdi, gözleri kör, kalpleri
mühürlüydü.“Andolsun
ki biz, firavun ailesini de öğüt alsınlar diye yıllarca kıtlık
ve ürün eksikliği ile cezalandırdık.”
A’raf,
130
Normalde
hayır ve şerle imtihan, insanın manen ve maddeten yükselmesine,
günahları terk etmesine, sabır ve şükür eğitimine vesile olur.
Mühim olan bu imtihanın farkında olmaktır. Her şeyin Allah’tan
geldiğine inanmak acıları tatlılaştırır, üzüntüleri sevince
tebdil eder. Üzüntülerin kaynağı; darlık ve sıkıntıların
Allah’tan geldiğine inanmamaktır. Her şey olaylara hangi gözle
bakıldığına bağlıdır.
“Erkek
olsun, kadın olsun mü’min, Allah’a günahsız olarak
kavuşuncaya kadar kendisinden, çoluk çocuğundan, malından belâ
eksik olmaz.” Tirmizî,
Zühd, 57
“Allah,
iyiliğini dilediği kulunun cezasını dünyada verir. Fenalığını
dilediği kulunun cezasını da, kıyamet günü günahını yüklenip
gelsin diye dünyada vermez. Mükâfatın büyüklüğü, belânın
şiddetine göredir. Allah, sevdiği topluluğu belâya uğratır.”
Tirmizi,
Zühd, 57
Nimetlerle
imtihan olmak, sıkıntılarla imtihan olmaktan daha zordur. Servet,
şehvet ve şöhret karşısında dik durabilmek herkesin harcı
değildir. Harplerin yıkamadığı ruhları zafer sarhoşluğu yıkar
İmtihanı
kazanmanın formülü Nimete şükür musibete sabır Rabbim
cümlemizi sabır ve şükür ehlinden eylesin inşallah
Hayırla
Kalın Allah'a Emanet Olun
Araştırmacı
İlahiyatçı Eğitimci Yazar Salih Kebapçı
Twitter.com/@Salihkebapcii
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder