Sır saklamak bir irade imtihanıdır Bu imtihanı kazanmayan hayatta hiçbir imtihanı kazanamaz | Hazreti Ali

7 Aralık 2019 Cumartesi

ÇOCUKLARA NAMAZ EĞİTİMİ NASIL VERİLİR?


Kıymetli Dostlar cenabı Allah'ın bizlere emaneti dünya hayatının süsü ve aynı zamanda imtihan vesilesi olan çocuklarımızın terbiyesi onlara dini eğitimin verilmesi her anne babanın temel bir vazifesidir Allah Resûlü’nünHer doğan fıtrat üzere doğar. Sonra anne-babası onu Yahudi yahut Hristiyan veya Mecûsi yapar” Müslim, “Kader,” 22; Buhari, “Cenaiz”, 79. hadisi, dinî inancın, bilgi, tecrübe ve alışkanlıkların eğitim neticesinde şekillendiğini ortaya koymaktadır. Bu ise bize İslâm’da eğitime güçlü bir değer verildiğini ve ebeveyne ciddi bir sorumluluk yüklendiğini göstermektedir.

Çocuğun terbiyesi, sahip olduğu kabiliyet ve kuvvelerin birbiri ile uyumlu olarak insan fıtratının yüksek derecesine ulaştırılma gayretidir.Ebeveynin bu gayreti sayesinde çocuk, hem fıtratına uygun bir yaşam sürdürebilecek hem de sahip olduğu kabiliyetleri kuvveden fiile geçirebilecektir.bu nedenle çocuğun terbiyesinde onun fıtratı ve sahip olduğu melekeleri dikkate alınmalıdır

Aziz Dostlar Fıtrata uygunluk, insanı yaratan, en iyi tanıyan yüce Allah’ın emir ve yasaklarını dikkate almayı gerektirir. Kur’an’ın üzerinde ısrarla durduğu ve Allah Resûlü’nün detaylı şekilde tarif ederek öğrettiği namaz, çocuk terbiyesinde önemli bir emir olarak karşımızda durmaktadır. Peygamberimizin (SAV) gözümün nuru”olarak tavsif ettiği namaz,göz aydınlığı”çocuklar yetiştirmeye imkân verecek ihmâl edilemez bir terbiye vasıtasıdır. Zira namazın, çocuğun mekân, zaman ve beden tasavvurunun şekillenmesinde önemli etkileri vardır.

Yön (kıble) ile mekânın; vakit ile zamanın ve azalara hükmedilerek de bedenin fark edilmesini sağlayan namaz, ergenlik dönemi öncesi öğretilmelidir. Çocuğun hayata bütünüyle dâhil olmadan namaz ile kazanacağı zihni inşa süreci, onun özdisipline, otokontrole ve kendini ifade gücüne de sahip olmasını sağlayacaktır. Namaz öğreniminde, ebeveyn anahtar rol oynamaktadır. Rehber olmalıdır Çocuğu namaz ile tanıştırmak ebeveynin en temel ve mühim vazifesidir.

Kuranı kerimde Allah “Ailene namazı emret; kendin de ona sabırla devam et. Senden rızık istemiyoruz; biz seni rızıklandırıyoruz. Güzel sonuç, takvâ iledir.” Tâhâ, 20/132 buyurmaktadır Ayette, aileye namazı emretmenin hemen arkasından namazda devamlılığın emredilmiş olması, anne-babanın namazı ile çocuğun namaz eğitimi arasındaki ilişkiye bir atıf olarak kabul edilebilir.

Değerli Dostlar Çocuğun namaz ile tanışmasında namazın sadece formu üzerinde durulmamalıdır. Çünkü namaz, belirli bir formu olduğu gibi deruni yönü de bulunan bir ibadettir. Namazın bu iki yönü ayrılmaz bir bütünlük içinde yansıtılmalı; bu yönler arasındaki bağın kopmamasına ve sadece bir yönün öne çıkarılmamasına dikkat edilmelidir. Namaz, dinî bir tecrübedir.

Sahabeden Hz. Enes şöyle anlatıyor Ben, annem ve teyzem Ümmü Haram evdeyken, Resûlullah çıkageldi. Bir müddet sonra; ‘Kalkın size namaz kıldırayım’ dedi. Beni sağ tarafına aldı. Öylece bize namaz kıldırdı. Namazdan sonra bize dua etti...” Müslim, Mesâcid ve Mevziu’s Salât, 268

Bir başka rivayette İbn-i Abbas der ki Ramazan veya Kurban Bayramı günü Resûlullah (s.a.v.) ile birlikte bayram namazına gittim. Allah’ın Resulü namaz kıldırdı. Sonra hutbe okudu. Daha sonra kadınların bulunduğu tarafa gelerek onlara vaaz etti ve namaza devam etmelerini söyledi.” Buhari, “Ezan”, 161

Görüldüğü gibi Resûlullah çocukların namazı kılmalarına imkân oluştuğunda namaza katılmalarına fırsat vermiştir. Çünkü namaza dair tüm anlatımlar, uygulamasının kazandıracağı deruni boyutun yanında yetersiz kalacaktır.

Sevgili Dostlar Mimarisi ile dikkat çeken, cemaati kalabalık büyük ve tarihî camilerde, sabah namazı gibi günün çocuk için gözlemlenmesi sair zamanda pek mümkün olmayan vakitleriyle Bayram ve Cuma namazlarında cemaate iştirak, böylesi ortamlara ve vakitlere örnek gösterilebilir. Henüz namazın kılınışı tam öğrenilmeden namaza dair kazandırılacak bir ilgi, namaz öğrenimini de kolaylaştıracaktır.

Namaz kılan anne-babasının, akrabalarının ve gözlemleyebildikleri kişilerin namaz kıldıktan hemen sonraki olumlu hâlleri, çocuk üzerinde etkilidir. Çocukta, namazın kişiyi değiştirdiği, daha iyi bir insana dönüştürdüğü şuuru oluşturulabilir lakin burada bir parantez açalım namaz kılan anne baba akraba tadili erkana riayet ederek namazı huşu içerisinde kılmaya gayret etmelidir kıyamı rükusu secdesi belli olmayan aceleci bir namazdan uzak durmalıdırlar

Resûlullah’ın namaz esnasında çocuklara karşı müsamahakâr ve şefkatli tavrında bunu görmek mümkündür. Efendimizin mescitteki namazlarında dâhi çocuklar omzunda ve sırtındadır. Hz. Zeynep’ten kız torunu Ümame’yi, namazda omzuna alır, secdeye gittiğinde yere kor, kalktığında tekrar omzuna alırdı. Secdede iken sırtına oturan torunları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i namaz bitince hiç kızmaksızın alıp dizlerine oturturdu. Resûlullah bir defasında secdede iken sırtına çıkan torunları ininceye kadar secdesini uzatmıştır. Böyle bir peygamberin camide çocuklara tahammül edemeyen evde namaz kılarken önünden geçti diye kıyameti koparan bir ümmeti olduk maalesef bunuda es geçmemek lazım es geçemeyiz

Çocuklara namazı sevdirebilmemiz için evvela camiye gelen çocuklara sevgi merhamet muhabbet ve de tahammül göstermeliyiz ki bu çocuklar camilerden özelliklede namazdan soğumasınlar uzaklaşmasınlar farkında mıyız bilmiyorum ama çocukları camilerden de namazdan uzaklaştırıyoruz camilerin en ön saflarını işgal etmiş kimseyi oraya koymayan cami bekçileri hacı amcalarımız dedelerimiz yüzünden neslimiz çocuklarımız gençlerimiz camilerden de namazdan uzaklaştılar bu duruma çare bulunması gerekiyor da çözüm bulacak müesseseleri göreve davet ediyorum

Aziz Dostlar Çocukta namaz sevgisi oluşturmak için çocuğun vazgeçmesi zor istekleri ve ihtiyaçları ile namaz karşı karşıya getirilmemelidir. Henüz öz denetimini kazanamamış çocuklarda böylesi durumlarda namaz vakti oyun öncesine planlanmalı değilse oyun sonrasında gerekli yönlendirme yapılmalıdır. Günlük planlamalarda, parka gitme, yemek yeme, kitap okuma gibi etkinlikler,namaz vakitleri esas alınarak programlanmalı; namazın vakti tanzim eden güçlü yönünden istifade edilmelidir. Bu duyarlılık, çocuğun zihnindeki zaman tasavvurunun şekillenmesine de katkı sağlayacaktır.

Namaz anlatımında kullanılan üslup da namazın sevdirilmesinde tesirlidir. Lokman Aleyhisselam’ın namaza davetinde ve Allah beni zorluk çıkarıcı ve kusur arayıcı olarak göndermedi. O, beni kolaylaştırıcı bir eğitimci gönderdi” buyuran Allah Resûlü’nün üslubunda bunu görmek mümkündür. Namazın terki durumunda işlenen günah ve karşı karşıya kalınan cezalar yerine bu ibadetin tüm şartları ve rükünleri ile kazandıracağı güzel karşılıkları vurgulamak, namaz sevgisini artıracaktır.

Hazreti Lokman Aleyisselam'ın namaza davet üslubuna kuranı kerimde adını taşıyan surenin ayetiyle gelin bir bakalım ayeti kerimeyi kısaca tefsir etmeye çalışalım inşallah

يَٰبُنَىَّ أَقِمِ ٱلصَّلَوٰةَ وَأْمُرْ بِٱلْمَعْرُوفِ وَٱنْهَ عَنِ ٱلْمُنكَرِ وَٱصْبِرْ عَلَىٰ مَآ أَصَابَكَ ۖ إِنَّ ذَٰلِكَ مِنْ عَزْمِ ٱلْأُمُورِ

Yavrucuğum! Namazı dosdoğru kıl. İyiliği emret. Kötülükten alıkoy. Başına gelen musibetlere karşı sabırlı ol. Çünkü bunlar kesin olarak emredilmiş işlerdendir.” Lokman Suresi 17

Evvela ayeti kerimeye baktığımız zaman hazreti lokmanın çocuğuna hitap şeklini görüyoruz kendimize soralım biz çocuklarımıza dini eğitim verirken Allah'ın emirlerinden ve yasaklarından bahsederken nasıl hitap ediyoruz hitap şekli karşı tarafa verilen değeri gösterilen saygıyı ve kıymeti ifade eder

Bizler kendi çocuklarımıza bir sefer güzel sözle hitap etsek yavrum namazını kıl abdestini al orucunu tut kuranı oku desek yapmadığında veya geç yaptığında ikinciye aynı hitapla çocuğumuza hitap etmeyiz kurani metotla çocuk yetiştirseydik çocuğumuza”serseri aylak aymaz” gibi sözleri hitap şekli olarak kullanmazdık

Bilahare hazreti lokman çocuğuna namazı emrediyor sabrı tavsiye ediyor iyiliği güzelliği tavsiye ederken diğer taraftan da kötülüğe karşı kilit olmasını nasihat ediyor bizler anneler babalar aile büyükleri olarak bu ayetin neresindeyiz bu ayeti ne kadar çocuklarımız üzerinde uygulayabiliyoruz kendimize soralım üzerine tefekkür tezekkür edelim

Namaz eğitiminde çocukta namaza karşı ilgi ve sevgi oluşturmak için dikkat edilecek yukarıdaki hususların yanında bir başka husus da çocukta sorumluluk bilincinin geliştirilmesidir. Zira namaz ibadetinde devamlılık gösterilebilmesi sorumluluk bilincine bağlıdır.

Kıymetli Dostlar Günlük hayatta herhangi bir görev üstlenmeyen çocukların namaz ibadetinin sorumluluğunu taşımaları mümkün değildir. Bu sebeple çocuklara, yaşlarına uygun vazifeler verilerek sorumluluk duyguları geliştirilmelidir. Nitekim Resûlullah’ın çocukluğu yanında geçmiş olan Hz. Enes’e bazı görev ve sorumluluklar verdiği bilinmektedir.

Çocuklarımıza sorumluluklar vermek onları yaşlarına uygun vazifeler vermek yerine maalesef aileler olarak bu durumdan şiddetle kaçıyoruz sonra bu çocuklar sorumsuz verdiğimiz görevleri yapmaktan acizler üşeniyorlar diye dert yanıyoruz bu hususta hiç şikayet etme hakkımız yok isterseniz kusura bakın bizler anneler babalar aile büyükleri olarak çocuklarımıza yaşlarına uygun sorumluluk ve vazife vermez onlara yapamaz gözüyle bakarsak korkak bir nesil yetiştirmiş oluruz ileride bu çocuklar sorumluktan vazifeden korkarlar kaçarlar sorumluluk ve görev alamazlar uzak dururlar

Değerli Dostlar Çocuklara namaz eğitimi verirken onları vakit namazlarına cuma ve bayram namazlarına ramazan ayı içindeki teravih namazına hatta cenaze namazlarına götürelim hafta içi imkanımız yoksa hafta sonları iştirak ettirelim çocuklarımıza camilerin hem içini hem dışarısını gezdirelim dolaştıralım camileri onlara tanıtalım bu aktiviteleri her hafta sonu yapmaya çalışalım yapabiliyorsak hafta içinde de tekrar edelim inşallah

Hocam çocuklarımızla hafta sonları ne gibi aktiviteler yapabiliriz?” diye bir sual aklına gelen kardeşlerimize tavsiyem çocuklarını alıp tarihi büyük camilere götürüp onlarla birlikte vakit namazlarını kılsınlar kuranı kerim biliyorsa beraber okusunlar ister sabah namazından yatsı namazına kadar ister belli vakit namazlarına çocuklarımızı camiye götürelim hem onlarla beraber namaz ibadetini ifa edelim hem de onlara namazı sevdirelim ilgi duymasını sağlayalım

Sevgili Dostlar son olarak bugün camiye götürdüğümüz onları camiye ve namaza alıştırdığımız çocuklarımız yarın bizlerin arkasından camideki yerlerimizi alacaklarını camilerin gelecekteki cemaatleri olacaklarını unutmayalım

Yazımızı bir dua ile nihayete erdirelim inşallah

Ey Rabbimiz! Beni ve soyumdan gelenleri namazı devamlı kılanlardan eyle Ey Rabbimiz! Duamı kabul eyle” İbrahim Suresi 40

Hayırla Kalın Allah'a Emanet Olun

Araştırmacı İlahiyatçı Eğitimci Yazar Salih Kebapçı

Twitter.com/@Salihkebapcii

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Görüntüleme Sayısı